765 SAYILI YASA GEREĞİNCE CEZALARIN İNFAZI Show I – 08.04.1991 TARİHİNDEN ÖNCE İŞLENEN SUÇLAR : 1-) ADİ SUÇLAR : (3713 Sayılı Yasanın Geçici 1. maddesine göre); – ÖLÜM CEZALARI : 10 YIL YATAR. – MÜEBBET HAPİS : 8 YIL YATAR. – DİĞER CEZALAR : ( 1/5 )’ İNİ YATAR, (Ayda 6 gün indirim yoktur – İyi hal şartı aranmaz.) İSTİSNASI: Kaçakçılık ve zimmet suçlarından verilen cezalarda zimmetine geçirdiği para ödenmemiş ise gümrüğe ait para cezası ödenmemiş ise 1/3, ödenmişse 1/5 indirim yapılmak suretiyle infaz olunur. 2-) TERÖR SUÇLARI : (3713 Sayılı Yasanın Geçici 4. maddesine göre); – ÖLÜM CEZALARI : 20 YIL YATAR. – MÜEBBET HAPİS : 15 YIL YATAR. – DİĞER CEZALAR : ( 1/3 )’ İNİ YATAR. (Ayda 6 gün indirim yoktur- İyi hal şartı aranmaz) II – 08.04.1991 TARİHİNDEN SONRA İŞLENEN SUÇLAR : 1-) ADİ SUÇLAR : – ÖLÜM CEZALARI :İyi halliler 30 yıl, Bihakkın 40 Yıldır. (AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS), 5218 sk.gereğince 25 yıl, ayda 6 gün indirim yapılmak suretiyle infaz olur. Bihakkın 40 Yıldır. ( Cezaevinde 20 Yıl 1 Gün yatar.) – 4616 sk. Uygulanmaz. – 1 Defa firar,Firara teşebbüs,ayaklanma,4 defa hücre hapsi alanlar,33 yıl (5218 sayılı yasa gereğince 29 yıl ayda 6 gün indirim yapılmak suretiyle infaz olur.) – 2 defa firar,firara teşebbüs,ayaklanma 4 defa hücre hapsi alanlar,36 yıl ( 5218 Sayılı yasa gereğince 32 yıl ayda 6 gün indirim yapılmak suretiyle infaz olur.) – MÜEBBET HAPİS :İyi halliler için 20 yıl ve ayda 6 gün indirim yapılmak suretiyle infaz olur. Bihakkın36 Yıldır. ( Cezaevinde 16 Yıl 2 Gün yatar )- 4616 sk. Uygulanırsa Cezaevinde 6 Yıl 2 Gün yatar. – 1 Defa firar,firara teşebbüs,ayaklanma,4 defa hücre hapsi alanlar 25 yıl ayda 6 gün indirim yapılmak suretiyle infaz olur. – 2 defa firar edenler 28 yıl ayda 6 gün indirim yapılmak suretiyle infaz olur.(Kapalı cezaevinden firar edenler ayda 6 gün indirimden faydalanır. Açık cezaevinden firar edenler yararlanamaz.) – DİĞER CEZALAR :Cezada (1/2 ve Ayda 6 gün indirim) yapılmak suretiyle infaz olur. (647 Sayılı Yasanın 19.md.si ve 2148 sk.la getirilen Ek 2.md.gereği) sonuç olarak CEZANIN 2/5’ini YATAR. – 1 Defa firar,edenler,1/3 üzerinden (Kapalı cezaevinden firar edenler için Ayda 6 gün indirim verilir.Açık cezaevinden firar edenler için Ayda 6 gün indirim yoktur. ) – 2 Defa firar edenler,1/4 üzerinden (Kapalı cezaevinden firar edenler için ayda 6 gün indirim verilir.Açık cezaevinden firar edenler için ayda 6 gün indirim yoktur.) 2-) TERÖR SUÇLARI : – ÖLÜM CEZALARI : 36 YIL YATAR. – MÜEBBET HAPİS : 30 YIL YATAR. – DİĞER CEZALAR : Cezada ( 1/4 indirim )yapılmak suretiyle infaz olur. (Ayda 6 gün indirim yoktur.) Not: Tutuklu veya hükümlü iken kaçan 298 ve 299. maddeden ceza alanlar,cezaevi idaresine karşı ayaklanma, 3 kez hücre hapsi alanlar,304. maddeden hüküm alanlar cezaları kaldırılmış olsa dahi Şartla tahliyeden yararlanamazlar.(Cezalarını bihakkın infaz ederler.)
5275 SAYILI YASA GEREĞİNCE CEZALARIN İNFAZI III – 01.06.2005 TARİHİNDEN SONRA İŞLENEN SUÇLAR : 1-) ADİ SUÇLAR : -AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS: -Şartla tahliye süresi, (5275 sk.nun 107/2.md.si gereğince) 30 yıldır. Bu 30 yılını tamamını hükümlü infaz kurumunda çektiği taktirde koşullu salıverilmeden yararlanır.(İndirim yoktur) -Bihakkın tahliye süresi, (5275 sk.nun 107/6. md.si gereğince) 45 yıldır. – MÜEBBET HAPİS : -Şartla tahliye süresi, (5275 sk.nun 107/2.md.si gereğince) 24 yıldır. Bu 24 yılın tamamını hükümlü infaz kurumunda çektiği taktirde koşullu salıverilmeden yararlanır.(İndirim yoktur) -Bihakkın tahliye süresi, (5275 sk.nun 107/6. md.si gereğince) 36 yıldır. – DİĞER SÜRELİ HAPİS CEZALARINDA : -Şartla tahliye süresi, Hükümlüler (5275 sk.nun 107/2. md.si gereğince)Cezalarının (2/3)’nü infaz kurumunda iyi halliolarak geçirdikleri takdirde, şartla tahliyeden yararlanırlar. (Yani (1/3) Şartla Tahliye indiriminden yararlanırlar) -Bihakkın tahliye süresi, Cezanın toplam süresi kadardır. –Şartla salıverilme için infaz kurumunda geçirilmesi gereken süre; 5275 Sayılı Kanunun 107/3. maddesinde belirtildiği üzere: -Birden fazla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına veya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile müebbet hapis cezasına mahkumiyet halinde 36 yıldır, -Birden fazla müebbet hapis cezasına mahkumiyet halinde 30 yıldır, -Bir ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına mahkumiyet halinde en fazla36 yıldır, -Bir müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına mahkumiyet halinde en fazla 30 yıldır, -Birden fazla süreli hapis cezasına mahkumiyet halinde en fazla 28 yıldır. 2-) TERÖR SUÇLARI : -AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS: -Şartla tahliye süresi, (5275 sk.nun 107/4.md.si gereğince) 36 yıldır. Bu 36 yılın tamamını hükümlü infaz kurumunda çektiği taktirde koşullu salıverilmeden yararlanır.(İndirim yoktur) -Bihakkın tahliye süresi, (5275 sk.nun 107/6. md.si gereğince) 54 yıldır. – MÜEBBET HAPİS : -Şartla tahliye süresi, (5275 sk.nun 107/4.md.si gereğince) 30 yıldır. Bu 30 yılın tamamını hükümlü infaz kurumunda çektiği taktirde koşullu salıverilmeden yararlanır.(İndirim yoktur) -Bihakkın tahliye süresi, (5275 sk.nun 107/6. md.si gereğince) 45 yıldır. – DİĞER SÜRELİ HAPİS CEZALARINDA : -Şartla tahliye süresi, Hükümlüler (5275 sk.nun 107/4. md.si gereğince)Cezalarının (3/4)’nü infaz kurumunda iyi halliolarak geçirdikleri takdirde, şartla tahliyeden yararlanırlar. (Yani (1/4) Şartla Tahliye indiriminden yararlanırlar) -Bihakkın tahliye süresi, Cezanın toplam süresi kadardır. –Şartla salıverilme için infaz kurumunda geçirilmesi gereken süre; 5275 Sayılı Kanunun 107/4. maddesinde belirtildiği üzere: -Birden fazla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına veya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile müebbet hapis cezasına mahkumiyet halinde 40 yıldır, -Birden fazla müebbet hapis cezasına mahkumiyet halinde 34 yıldır, -Bir ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına mahkumiyet halinde en fazla40 yıldır, -Bir müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına mahkumiyet halinde en fazla34 yıldır, -Birden fazla süreli hapis cezasına mahkumiyet halinde en fazla 32 yıldır.
CEZALARIN TOPLANMASI VE KOŞULLU SALIVERİLMECezaların toplanmasından kasıt, bir kişi hakkında, işlediği her suç için ayrı ayrı hükmedilen şahsî hürriyeti bağlayıcı cezaların veya adlî para cezalarının toplanmasıdır. Cezaların toplanmasına, maddi içtima da denir. Koşullu salıverilme ise, hakkında verilmiş olan hürriyeti bağlayıcı cezanın kanunda belirlenen bölümü infaz edilmiş olan hükümlünün, infaz süresince iyi halli olması kaydıyla, mahkûmiyet süresini tamamlamadan cezaevinden salıverilmesidir. Koşullu salıverme, hükümlüyü iyi halli olmaya teşvik etmesi nedeniyle, bir ıslah aracı olarak nitelendirilebilir. Koşullu salıverilme, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’da (İnfaz Kanunu) düzenlenmiştir. Bu çalışmanın konusu, cezaların toplanması ile koşullu salıverilmenin ilişkisidir. MÜLGA TCK, CEZALARIN NASIL TOPLANACAĞINI DÜZENLEMİŞ VE TOPLANDIKTAN SONRA UYGULANACAK CEZALARA BİR ÜST SINIR GETİRMİŞ İDİ. BUNA GÖRE, ÖRNEĞİN, BİRDEN ÇOK AĞIR HAPİS CEZASI TOPLANDIĞINDA UYGULANACAK CEZA TOPLAM CEZA OTUZ ALTI SENEYİ, BİRDEN ÇOK HAPİS CEZASI TOPLANDIĞINDA UYGULANACAK TOPLAM CEZA YİRMİ BEŞ SENEYİ GEÇEMEZDİ. AĞIR HAPİS İLE HAPİS GİBİ FARKLI TÜRLERDE ŞAHSİ HÜRRİYETİ BAĞLAYICI CEZALAR TOPLANDIĞINDA İSE, UYGULANACAK CEZANIN TOPLAMI EN FAZLA OTUZ SENE OLABİLİRDİ (MÜLGA TCK MD. 77).
Cezaların toplanmasında bir üst sınır getirmeyen kanun koyucu, birden çok şahsi hürriyeti bağlayıcı cezanın toplanması durumunda, koşullu salıverilmenin uygulanmasında esas alınacak süreleri belirlemiş ve üst sınırlar koymuştur. Koşullu salıverilme için, hükümlünün, cezasının üçte ikisini infaz kurumunda çekmesi gereklidir (İnfaz Kanunu, m. 107/2). Kanun’un 107/1. maddesi, hükümlünün koşullu salıverilmesi için kurumdaki bu süreyi iyi hâlli olarak geçirmesi gerektiğini hükme bağlamıştır. Hükümlünün söz konusu süreyi iyi hâlli geçirip geçirmediği, aynı kanunun 89. maddesinde yer alan ölçütler dikkate alınarak değerlendirilir. Buna göre hükümlünün infaz kurumunda bulunduğu sürece, ceza infaz kurumlarının düzen ve güvenliği amacıyla konulmuş kurallara içtenlikle uyması, haklarını iyi niyetle kullanması, yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmiş ve uygulanan iyileştirme programlarına göre toplumla bütünleşmeye hazır olması gerekmektedir.
Koşullu olarak salıverilen hükümlü bir denetim süresine tabidir. Denetim süresi içinde hapis cezası gerektiren kasıtlı bir suç işlemediği ve kendisine yüklenen yükümlülüklere uyduğu takdirde cezasını tamamlamış sayılır. Koşullu salıverilen hükümlünün tabi tutulacağı denetim süresi, aldığı mahkûmiyet nedeniyle koşullu salıverilmeden yararlanabilmek için ceza infaz kurumunda geçirmesi gereken sürenin yarısıdır (İnfaz Kanunu md. 6). Koşullu salıverilen hükümlünün, denetim süresi içinde hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suç işlemesi halinde, koşullu salıverilme kararı geri alınarak sonraki suçu işlediği tarihten itibaren kalan cezasının aynen çektirilmesine karar verilecektir. Koşullu salıverilme kararı geri alındıktan sonra, aynı hükmün infazı ile ilgili bir daha koşullu salıverilme uygulanmayacaktır (İnfaz Kanunu md. 107/13). Denetim süresi içinde hapis cezasını gerektiren bir suç işlediğinden koşullu salıverilme kararı kaldırılan hükümlünün, sonraki suçu işlediği tarihten itibaren kalan cezasını aynen çekmesinin ve bir daha koşullu salıverilmeden yararlanamamasının ölçüsüz bazı sonuçlara yol açacağı ortadadır. Çünkü toplanan şahsi hürriyeti bağlayıcı cezaların uygulanmasında bir üst sınır artık yoktur.
( İnfaz Kanunu 107/4. madde, “suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet halinde” koşullu salıverilmeden yararlanabilmek için ceza infaz kurumunda geçirilmesi gereken süreler ayrıca düzenlenmiştir. “Suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet halinde”, bu oran dörtte üçtür (İnfaz Kanunu m. 107/4)Öte yandan 107/5. madde, hükümlünün on beş yaşını dolduruncaya kadar infaz kurumunda geçirdiği her günün, iki gün olarak hesaplanacağı hükmünü getirmiştir.) Cezaların toplanması ile ilgili olmamakla birlikte benzer bir ölçüsüzlük müebbet hapis cezası bakımından da ortaya çıkmaktadır. Şöyle ki, ağırlaştırılmış müebbet hapiste otuz yılını, müebbet hapiste yirmi dört yılını ceza infaz kurumunda geçirerek koşullu salıverilen bir hükümlünün, denetim süresi içinde örneğin bir ay hapis cezasını gerektiren bir suçu kasten işlemesi halinde koşullu salıverilme kararı geri alınarak, geriye kalan cezasını aynen çekmesi gerekecektir. Bu durumda hükümlünün hayatı boyunca ceza infaz kurumundan çıkması mümkün olmayacaktır. Mülga TCK’de ise, hapis cezası gerektiren bir suç işlediği için koşullu salıverilme kararının geri alınması halinde, hükümlüye aynen çektirilecek sürenin, müebbet ağır hapis cezası bakımından, otuz altı yıl üzerinden hesaplanması hükme bağlanmıştı. 5275 sayılı Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun,5237 sayılı Türk Ceza Kanunu,5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile birlikte ‘Türk ceza adalet sistemi’ni oluşturan üç temel yasadan biridir. 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkında Kanun da bu sistemi işletecek öğeleri belirtmektedir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda infaz hukukuna ilişkin herhangi bir hüküm yoktur. 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un içerdiği maddi ceza hukuku ile ilgili hükümler, benimsediği ilke ve felsefe doğrultusunda 5237 sayılı Yasada yer almaktadır. Diğer yönden; 765 sayılı Türk Ceza Kanunu, 1412 sayılı CezaMuhakemeleri Usulü Kanunu ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un doğrudan infaz hukukuna ilişkin hükümleri, 5237 ve 5271 sayılı Yasalarla uyumlu biçimde 5275 sayılı Yasada düzenlenmiştir. İnfaz hakimliği, ceza infaz kurumları ve tutukevleri izleme kurulları ile ilgili düzenlemeler; Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun Tasarısı kapsamındayken, buradan alınmış ve daha önce yasalaştırılmıştır. Bu bakımdan 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu ve 4681 sayılı Ceza İnfaz Kurumları Ve Tutukevleri İzleme Kurulları Kanunu,5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunu tamamlayıcı niteliktedir. 5275 sayılı Yasanın 14/4, 16/3, 47/3, ve 52/1. maddeleri bunu açıkça göstermektedir. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Bildirisi, Çocuk Haklarına ilişkin Sözleşme, Siyasi Ve Medeni Haklar Sözleşmesi, İşkenceyi Önleme Sözleşmesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Birleşmiş Milletler “Hükümlülerin İyileştirilmesi İçin Asgari Standart Kurallar”, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesince kabul edilen “Avrupa Hapis CezasıKuralları” ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ile karşılaştırmalı hukuk ışığında; çağdaş infaz ilkeleri, Ülkemizin deneyim ve uygulamalarla yerleşmiş kuralları, gereksinmelerle uyumlu bir biçimde dengelenerek 5275 sayılı Yasa oluşturulmuştur. Yasa; açık, duru, kolay okunur ve anlaşılır bir dille kaleme alınmıştır. Yasanın amacı (madde 1), infazda temel ilke (madde 2) ve infazda temel amaç (madde 3), hapis cezasının infazında gözetilecek ilkeler (madde 6), iyileştirmede başarı ölçütü (madde 7) açıklanmış; Yasada ceza infaz kurumlarının türleri tanımlanmış (madde 8-15) ve bunlarla ilgili esaslar ile akıl hastalığı dışında ruhsal rahatsızlığı olan hükümlünün cezasının nasıl infaz edileceği belirtilmiş (madde 18), hükümlüler ile yakınları ve ilgililerin -ceza infaz kurumuna alınma- konusunda bilgilendirilmeleri (madde 22), hükümlülerin sınıflandırılmaları, gruplandırılmaları ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazı (madde 23-25), hükümlülerin yükümlülükleri, ücret ve sosyal hakları (madde 26-32), ceza infaz kurumlarında düzen ve güvenlik (madde 33-36), büyükler yönünden disiplin cezaları, küçükler yönünden disiplin tedbir ve cezaları (madde 37-52), hükümlülerin nakilleri ve nakillerde alınacak tedbirler (madde 53-58), ceza infaz kurumlarında hükümlülerin hakları, güvenceleri ve kısıtlamalarla ilgili olarak; savunma hakkının kullanılması, kültür ve sanat etkinliklerine katılma, ifade özgürlüğü (madde 59-62), günlük yaşamda haklar ve yükümlülükler (madde 63-72), iyileştirme kapsamında; bireyselleştirme (madde 73, 74), eğitim (madde 75-77), sağlığın korunması ve tıbbi müdahaleler (madde 78-82), dışarıyla ilişkiler (madde 83-86), beden eğitimi ve boş zaman etkinlikleri (madde 87,88), salıverilme için hazırlama ve hükümlülere iş bulmada yardım (madde 90,91), izinler (madde 92-97) ile salıverilme öncesi ve sonrası hükümlüye ve eski hükümlüye yardım (madde 102-104), tutuklama kararının yerine getirilmesi, tutukluların hakları ve kısıtlayıcı önlemler (madde 111-116), konusundaki hükümlere ayrıntılı biçimde yer verilmiştir. Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’daki hükümler genellikle yönetsel nitelikte işlev ve işlemlere ilişkindir. Yasanın yargısal yönü olan, hakimler ve Cumhuriyet savcılarını doğrudan ilgilendiren hükümleri: Bir mahkumiyet hükmünün yerine getirilebilmesi için onun kesinleşmiş olması zorunludur. Yerinde ve insan haklarının da gereği olan bu ilke, Yasanın 4. maddesinde “Mahkumiyet hükümleri kesinleşmedikçe infaz olunamaz.” biçiminde belirtilmiştir. Mahkeme, kesinleşen ve yerine getirilmesini onayladığı cezaya ilişkin hükmü Cumhuriyet başsavcılığına gönderir. Cezanın infazı Cumhuriyet savcısı tarafından izlenir ve denetlenir. Cumhuriyet savcısı, cezaların yasaya uygun olarak yerine getirilmesini denetlemekle yetkili ve görevlidir. (Madde 5) Hükümlüye, hapis cezası veya güvenlik tedbirinin infazı için Cumhuriyet savcılığınca çağrı kağıdı gönderilir. Hükümlü, tebliğ üzerine on gün içinde gelmez, kaçar, kaçacağına dair şüphe uyandırırsa Cumhuriyet savcısı yakalama emri çıkarır. Üç yıldan fazla hapis cezalarının infazı için doğrudan yakalama emri çıkarılır. (Madde 19) Hapis cezasını içeren kesinleşmiş mahkumiyet kararı, mahkemece, hangi hükümlü ve hangi cezanın infazına ilişkin olduğu açıkça belirtilmek suretiyle Cumhuriyet başsavcılığına verilir. Cumhuriyet başsavcılığınca infaz defterine kaydedilen ilamdaki ceza süresi gözetilerek hükümlü hakkında (19 maddeye göre) çağrı kağıdı veya yakalama emri çıkarılır. Çağrı kağıdı, hükümde gösterilen adrese tebliğ edilir. Hükümlü, adres değişikliklerini mahkemeye veya Cumhuriyet başsavcılığına bildirmekle yükümlüdür. Aksi halde hükümde gösterilen adreste yapılan tebligat geçerlidir. Hükümlüye, Cumhuriyet başsavcılığınca düzenlenen ceza infaz kurumuna alındığı ve salıverileceği tarih ile ceza süresini ve cezanın hangi hükme ilişkin bulunduğunu belirten bir belge verilir. (Madde 20)
5237 sayılı Yasanın 32. ve 57. maddeleri ile 5271 sayılı Yasanın 74/1-4. maddesi; suçu işlediği sırada akıl hastalığı nedeniyle eylemin hukuksal anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu eylemle ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olanlarla; 5271 sayılı Yasanın 74/5. maddesi; suç işledikten sonra, ancak hüküm kurulmadan önce ve 5275 sayılı Yasanın 16.maddesi de hükümden sonra, infaza başlanmadan veya infaz sırasında akıl hastalığına yakalananlarla; ilgili düzenlemelere yer vermiştir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 81. maddesi gereğince; “Üst sınırı iki yıl vedaha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı şüpheli veya sanığın, kimliğininteşhisi için gerekli olması halinde, Cumhuriyet savcısı veya hakim kararıyla, fotoğrafı beden ölçüleri, parmak ve ayak izi, bedeninde yer almış olup teşhisini kolaylaştıracak diğer özellikleri ile sesi ve görüntüleri kayda alınarak, soruşturma ve kovuşturma işlemlerine ilişkin dosyaya konulur.” Böylece her iki Yasa, hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılıp hüküm kurulan ile ceza infaz kurumuna alınanın aynı kişi olmasını güvence altına almak istemiştir. 5237 sayılı Yasada “cezaların toplanması-içtimaı- kuralı” yer almamaktadır. Cezaların toplanması, yalnızca koşullu salıverilme bakımından ve 5275 sayılı Yasada düzenlenmiştir. Bir kişi hakkında hükmolunan herbir ceza diğerinden bağımsızdır, varlıklarını ayrı ayrı korurlar. Ancak, bir kişi hakkında başka başka kesinleşmiş hükümler bulunursa, 107. maddenin –koşullu salıverilme hükümlerinin- uygulanabilmesi yönünden mahkemeden bir toplama kararı istenir. (Madde 99) Diğer yönden; mahkumiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında duraksama olursa, cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilmeyeceği ileri sürülür veya sonradan yürürlüğe giren yasa, hükümlünün lehine olursa, duraksamanın giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi; hapis cezasının infazının hastalık nedeniyle ertelenmesi isteminin reddi kararı; için hükmü veren mahkemeden karar istenir. Bu konulardaki başvurular infazı erteletmez. Ancak, mahkeme olayın özelliğine göre infazın ertelenmesine veya durdurulmasına karar verebilir. (Madde 98)
Cezanın infazı sırasında; mahkumiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında duraksama, birden fazla hükümdeki cezaların toplanması ve hastanede geçen sürenin cezadan indirilmesi ile ilgili olarak mahkemeden alınması gereken kararlar duruşma yapılmaksızın verilir. Karar, Cumhuriyet savcısının ve hükümlünün yazılı görüşleri istendikten sonra da verilebilir. Birden fazla hükümdeki cezaların toplanması kararını verme yetkisi, en fazla cezaya hükmetmiş bulunan mahkemeye, bu durumda birden çok mahkeme yetkiliyse, son hükmü vermiş olan mahkemeye; hükümlerden biri doğrudan bölge adliye mahkemesince verilmişse, bölge adliye mahkemesine, Yargıtay tarafından verilmişse Yargıtay’a aittir. Belirtilen konularda Yargıtay ve bölge adliye mahkemesince verilen kararlar kesindir. İlk derece mahkemelerinin kararlarına karşı itiraz yoluna başvurulabilir. (Madde 101) 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 50. maddesi uyarınca; kısa süreli hapis cezası, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre, 1. fıkrada sayılan seçenek yaptırımlara ve bunlardan (f) bendi gereğince mahkum olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle ve gönüllü olmak koşuluyla kamuya yararlı bir işte çalıştırmaya, çevrilebilir. Bu yaptırım hükümlünün, ücretsiz olarak bir kamu kurumunun veya kamu yararına hizmet veren bir özel kuruluşun belirli hizmetlerinde çalıştırılmasıdır. Yasanın 104. maddesinde tanımlanan denetimli serbestlik ve yardım merkezleri, bölgelerindeki bu tür kurumlardan hükümlüleri ne suretle çalıştırabileceklerine dair aldıkları bilgilere göre hizmet listesi oluşturur ve mahkemelere verirler. Mahkeme -başkaca bir hapis cezasına hükmedilmiş olmaması koşuluyla- reddetme hakkı bulunduğunu hatırlatarak bu listeden uygun gördüğü hizmeti ve süresini hükümlüye önerir.
Adli para cezasının yerine getirilmesi : Kesinleşen adli para cezasına ilişkin hüküm mahkemece gönderildiğinde; Cumhuriyet savcılığı hükümlüye, otuz gün içinde adli para cezasını ödemesi için 20. maddenin 3. fıkrası uyarınca ödeme emri tebliğ eder. Mahkemece, adli para cezası takside bağlanmamış ise, bir aylık süre içinde adli para cezasının üçte birini ödeyen hükümlünün isteği üzerine geri kalan kısmın birer ay ara ile iki eşit taksitte ödenmesine izin verilir. İlk taksit süresinde ödenmezse, ikinci takside ilişkin izin hükümsüz kalır. Hükümlü, ödeme emrinde belirtilen sürede adli para cezasını ödemezse, adli para cezasının hapse çevrileceği mahkeme hükmünde yazılı olmasa da Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen bölümün karşılığını oluşturan süre kadar hapsedilir. Adli para cezası yerine çektirilen hapis süresi; bir hükümle ilgili olarak üç yılı ve birden fazla adli para cezasıyla hükümlülük durumunda beş yılı geçemez. 5237 sayılı Yasanın 50. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi uyarınca kısa süreli hapis cezasından çevrilen adli para cezası hariç diğer adli para cezasından çevrilen hapsin infazı ertelenemez ve koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz. Hükümlü, hapis yattığı günler dışındaki günlere karşılık gelen parayı öderse hapisten çıkarılır. Ancak; (a) çocuklar hakkında verilen adli para cezası ile (b) kısa süreli hapis cezasından çevrilen adli para cezası, hapse çevrilemez. Çocuklar hakkında verilen veya kısa süreli hapis cezasından çevrilen adli para cezasına ilişkin kararlar ile infaz süresi, adli para cezasını tümüyle karşılamamış olanların, geri kalan adli para cezasına ilişkin karar, Cumhuriyet başsavcılığınca o yerin en büyük mal memuruna verilir. Adli para cezaları 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Hakkında Kanuna göre izlenir ve alınır. (Madde 106) 5237 sayılı Yasa dışındaki diğer yasalarda yer alan adli para cezasının ödenmemesi halinde, hükümlüler (5252 sayılı Yasanın; diğer kanunlardaki para cezalarının artırılması ve usulü ile ilgili 4. ve ağır para cezası ile hafif para cezasının dönüştürülmesini düzenleyen 4, 7. maddeleri de gözetilerek) 1.1.2005 tarihinden itibaren, bir gün yüz Türk Lirası hesabıyla hapsedilir. (Geçici Madde 1) Koşullu salıverilmeyle ilgili hükümler: Hükümlünün, koşullu salıverilme için öngörülen süreleri, ceza infaz kurumlarının düzen ve güvenliği amacıyla konulmuş kurallara içtenlikle uyarak, haklarını iyi niyetle kullanarak, yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirerek geçirmiş ve uygulanan iyileştirme programlarına göre de toplumla bütünleşmeye hazır olduğunun disiplin kurulunun görüşü alınarak idare kurulunca saptanmış bulunması gerekir. (Madde 89)
Hükümlü hakkında koşullu salıverilme için ceza infaz kurumu idaresince hazırlanan gerekçeli rapor, hükmü veren mahkemeye; hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa, o yerdeki aynı derecedeki mahkemeye verilir. Mahkeme bu raporu uygun bulursa hükümlünün koşullu salıverilmesine dosya üzerinden karar verir. Raporu uygun bulmadığı takdirde gerekçesini kararında gösterir. Bu kararlara karşı itiraz yolu açıktır. (Madde 107/11) Koşullu salıverilen hükümlüye uygulanacak denetim süresi; süreli hapis cezalarında hak ederek salıverilme tarihini geçmemek üzere, yukarıda belirtilen (ceza infaz kurumunda geçirmeleri gereken) sürelerin yarısı kadardır. Denetim süresinde hükümlü, infaz kurumunda öğrendiği meslek ve sanatı bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı yerine getiren bir başkasının gözetimi altında, ücret karşılığı çalıştırılabilir. Onsekiz yaşını bitirmemiş hükümlüler, denetim süresinde eğitimlerine, gerektiğinde barınma olanağı da bulunan bir eğitim kurumunda devam ederler. Hakim, uzman bir kişiyi denetim süresinde hükümlüye rehberlik etmek, kötü alışkanlıklar edinebileceği çevreden uzak kalmasını ve sorumluluk bilinciyle iyi bir hayat sürmesini sağlamak konusunda öğütte bulunmak üzere görevlendirebilir. Görevlendirilen uzman kişi, hükümlünün eğitim gördüğü kurum yetkilileri veya yanında çalıştığı kişilerle görüşme, danışmalarda bulunur; onun davranışları, sosyal uyumu, sorumluluk bilincindeki gelişme hakkında üçer aylık sürelerle rapor düzenleyerek hakime verir. Hakim, koşullu salıverilen hükümlünün kişiliğini ve topluma uyumdaki başarısını göz önünde bulundurarak; denetim süresinin, denetimli serbestlik tedbiri uygulanmadan veya bir yükümlülük belirlemeden geçirilmesine karar verebileceği gibi, denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasını veya belirlenen yükümlülükleri denetim süresi içerisinde kaldırabilir. Denetim süresi yükümlülükleri uygun ve iyi halli olarak geçirildiğinde, ceza infaz edilmiş sayılır. (Madde 107/6-9, 14)
Koşullu salıverilme kararının geri alınması durumunda hükümlünün; a) sonraki suçu işlediği tarihten itibaren geri kalan cezasının aynen, (b) yükümlülüklere aykırı davranması nedeniyle koşullu salıverilme kararının geri alınması kararının kesinleştiği tarih ile hak ederek salıverilme tarihi arasındaki süreyi geçmemek üzere takdir edilecek bir sürenin, ceza infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir. Koşullu salıverilme kararının geri alınmasından sonra aynı hükmün infazıyla ilgili bir daha koşullu salıverilme kararı verilemez. (Madde 107/ 12, 13, 15) 5237 sayılı Yasanın ikinci kitap, dördüncü kısım, “Devletin Güvenliğine karşı suçlar”başlıklı dördüncü bölüm, “Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar” başlıklı beşinci bölüm, “Milli Savunmaya Karşı Suçlar”başlıklı altıncı bölüm altında yer alan suçlardan birinin; (a) bir örgütün faaliyetleri çerçevesinde işlenmiş olması; ve (b) ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkumiyet; halinde koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz. (Madde 107/16)
Hakim, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirler. Bu süre gerektiğinde beş yılı geçmemek üzere uzatılabilir. (Madde 108) Seçenekli yaptırımların uygulanması ve özel infaz usulleri: 5237 sayılı Yasanın 50. maddesi uyarınca kısa süreli hapis cezası yerine hükmolunan seçenekli yaptırımların infazında uygulanacak rejim, tüzükle belirlenecektir. (Madde 109) Hükmü veren mahkeme veya hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkeme, altı ay veya daha az süreli hapis cezasının; (a) her hafta cuma günleri saat 19.00’da girmek ve Pazar günleri aynı saatte çıkmak suretiyle hafta sonları, (b) her gün saat l9.00’da girmek ve ertesi gün saat 07.00’de çıkmak suretiyle geceleri, ceza infaz kurumunda ve (c) kadın veya altmışbeş yaşını bitirmiş hükümlülerin, konutunda çektirilmesine, infaza başlanmadan önce veya infaza başlandıktan sonra da karar verilebilir. Cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesine karar verilenler hakkında koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz. Yetmişbeş yaşını bitirmiş olup da üç yıl ve daha az hapis cezasına hükümlü olanların; (a) bu cezalarının ceza infaz kurumlarında çektirilmesi sağlık durumları itibariyle elverişli olmadığı, tam kuruluşlu Devlet veya üniversite hastanesince verilecek raporla saptanması, (b) mahkumiyete konu suç nedeniyle herhangi bir zarar doğmuşsa, bu zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, koşuluyla konutunda çektirilmesine hükmü veren mahkemece veya hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemece karar verilebilir. Bunlar koşullu salıverilme hükümlerinden yararlanırlar. Özel infaz usullerinin gereklerine geçerli bir mazeret olmaksızın uyulmaması halinde, cezanın baştan itibaren infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir Tüm bu kararlara karşı itiraz yolu açıktır. (Madde 110) Tutuklunun, tutukevine kabulü: Şüpheli veya sanığın tutukevine kabul edilebilmesi için hakim veya mahkeme tarafından verilmiş bir ‘tutuklama kararı’nın bulunması zorunludur. Tutuklunun tutukevine konulduğu, kararı veren hakim veya mahkemeye gün ve saati belirtilerek bildirilir. Cumhuriyet başsavcısınca hükümlülere verilen izinler: Cumhuriyet başsavcısınca, Yasanın 83/2 ve 84/3. maddelerinde açıklanan kişilere, ceza infaz kurumunda bulunan hükümlüyü ziyaret için yazılı olarak izin verebileceği gibi; 94, 95, 96. maddeler uyarınca dahükümlüye; (a) mazeret izni, (b) özel izin, (c) iş arama izni, verebilir. AÇIK CEZA İNFAZ KURUMLARINA AYRILMA YÖNETMELİĞİ CEZA İNFAZ KURUMLARININ YÖNETİMİ İLE CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA TÜZÜK MADDE 172 – (1) Koşullu salıverilmeden yararlanabilmek için mahkûmun kurumdaki infaz süresini iyi hâlli olarak geçirmesi gerekir. (2) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar yirmidört yılını, diğer süreli hapis cezalarına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının üçte ikisini kurumda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler. yıldır. (4) Suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet hâlinde; ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuzaltı yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, süreli hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının dörtte üçünü kurumda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler. Ancak, bu süreler; yıldır. (5) Koşullu salıverilme süresinin hesaplanmasında, hükümlünün onsekiz yaşını dolduruncaya kadar kurumda geçirdiği bir gün, iki gün olarak dikkate alınır. (6) Hükümlü hakkında 5275 sayılı Kanunun 107 nci maddesinin altı ilâ onuncu fıkralarına göre mahkemece hükmedilen denetimli serbestlik tedbirleri aynı Kanunun 104 üncü maddesine göre denetimli serbestlik ve yardım merkezi şubeleri veya bürolarınca yerine getirilir. (7) Bir hükümlünün koşullu salıverilmesi hakkında kurum idaresi tarafından hazırlanan gerekçeli rapor, hükmü veren mahkemeye; hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemeye verilir. Mahkeme, bu raporu uygun bulursa hükümlünün koşullu salıverilmesine dosya üzerinden karar verir. Mahkeme, raporu uygun bulmadığı takdirde gerekçesini kararında gösterir. Bu kararlara karşı itiraz yoluna gidilebilir. (8) Koşullu salıverilen hükümlünün, denetim süresinde hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere, hâkimin uyarısına rağmen, uymamakta ısrar etmesi hâlinde koşullu salıverilme kararı geri alınır. kurumda çektirilmesine karar verilir. Koşullu salıverilme kararının geri alınmasından sonra aynı hükmün infazı ile ilgili bir daha koşullu salıverilme kararı verilmez. (10) Denetim süresi yükümlülüklere uygun ve iyi hâlli olarak geçirildiği takdirde, ceza infaz edilmiş sayılır. dosya üzerinden karar verilir. Bu kararlara karşı itiraz yolu açıktır. (12) 5237 sayılı Kanunun İkinci Kitap, Dördüncü Kısım, “Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar” başlıklı Dördüncü Bölüm, “Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar” başlıklı Beşinci Bölüm, “Milli Savunmaya Karşı Suçlar” başlıklı Altıncı Bölüm altında yer alan suçlardan birinin bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi dolayısıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde, koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz. kurumda iyi hâlli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabilir. (2) Tekerrür nedeniyle koşullu salıverilme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamaz (3) İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez. (4) Mükerrirler hakkında 5275 sayılı Kanunun 108 inci maddesinin dört ve altıncı fıkralarına göre mahkemece hükmedilen mükerrirlere özgü denetimli serbestlik tedbiri aynı Kanunun 104 üncü maddesine göre denetimli serbestlik ve yardım merkezi şube müdürlükleri veya bürolarınca yerine getirilir.
Son 6 ayını cezaevinde geçirme şartı; 01.01.2016 tarihinde yürürlüğe giren 5275 sayılı Ceza İnfaz Kanunu’nun geçici 4. maddesi değişikliği uyarınca 31.12.2020 tarihine kadar uygulanmayacaktır. Bu tarihten sonra denetimli serbestlik yasasından yararlanmak suretiyle tahliye olmak isteyen hükümlülerin cezalarının son 6 ayını açık cezaevinde geçirmiş olmaları zorunludur (md.105/a-1).
31.12.2020 tarihinden itibaren aşağıdaki kategoride yer alan suçlardan birinden mahkum olan veya ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırılan kişiler denetimli serbestlik hükümlerinden yararlanamazlar;
Aşağıdaki kategoride yer alan hükümlüler de 31.12.2020 tarihinden itibaren geçici olarak denetimli serbestlik hükümlerinden yararlanamazlar:
2 yıl cezanın yatarı Nedir 2022?Sanığa verilen bu cezadan şartlı tahliye süresi çıkarıldığında yatarı 1 yıl 4 ay 1 gün hapis cezası olmaktadır.
2 yıl 6 ay hapis cezası paraya çevrilir mi?Hapis Cezasından Çevrilen Adli Para Cezası: Kasten işlenen suçlarda bir yıl ve altındaki hapis cezaları, adli para cezasına çevrilebilir. Taksirle işlenen suçlarda (Örn, trafik kazası neticesinde 2 yıl 6 ay ceza verilse bile) ise ceza miktarına bakılmaksızın tüm cezalar adli para cezasına çevrilebilir.
2 yıl 6 ay ceza aldım ne olur?Sonuç ceza 3 yıl veya daha az süreli olduğundan 5275 Sayılı Kanunun 105/A maddesi gereğince Sanık denetimli serbestlikten yararlanır. Sanığa verilen ceza 3 yıl veya daha az süreli olduğundan Açık Ceza İnfaz Kurumuna Ayrılma Yönetmeliğinin 5. maddesi gereğince doğrudan açık ceza infaz kurumuna alınır.
2 yıl cezanın yatarı var mı?2 yıl 1 ay cezanın yatarı yoktur.
|